Kıtlık Billinci Nedir ve Nasıl Aşılır?

Günlük hayatta herkesin farklı para harcama, yemek yeme ve  zaman gibi kaynaklarını kullanma tarzları vardır. Bazı kişileri tutumlu, savurgan ya da verici olarak tanımlarken bazıları takıntı denebilecek kadar harcama yapmaktan kaçınır. Kişilerin bu davranışlarının altında geçmiş travmalar ya da içselleştirilmiş düşünceler yatıyor olabilir.

Yazımızda kıtlık bilincinin ne olduğunu ve nasıl daha sağlıklı bir şekilde yönlendirilebiliceğinden bahsedeceğiz.

Kıtlık Bilinci Nedir ve Nasıl Aşılır?

Kıtlık bilinci, kişilerin bir kaynağın varlığı yerine onun sınırlılığına odaklanmasından kaynaklanır. Bu bilinçle hareket eden bireyler, kaynaklarının tükenmesi ihtimalini sürekli düşünür ve bu nedenle anın tadını çıkarmakta zorlanır. Kıtlık bilinci, düşünce yapısını ve davranışlarını etkileyerek endişe, kaygı ve strese neden olabilir.

Maddi Kıtlık

Maddi kıtlık, en yaygın görülen kıtlık bilinci türüdür. Bu bilinçe sahip bireyler, paralarının biteceğini ve “kötü günler için” para biriktirmeleri gerektiğini düşünür. Herhangi bir tehlike olmamasına rağmen, savaş ya da hastalık gibi bir olay nedeniyle maddi zorluk yaşayacaklarına inanabilirler. Bu düşünce yapısı, bireylerin geçmişte maddi sıkıntılar yaşamış olmalarından kaynaklanabilir.

Zaman Kıtlığı

Zaman kıtlığı, bireylerin zamanlarını iyi kullanamayacaklarından ve zamanın hızlıca akıp gideceğinden korkmasıyla ortaya çıkar. Bu bilinç, bireylerin yanlış kararlar almasına ve dürtüelerine yenik düşmesine yol açabilir. Zamanın yeterli olmadığı düşüncesi, insanlarda tükenmişlik hissi yaratabilir ve sürekli acele etmelerine neden olabilir.

İlişkisel Kıtlık

İlişkisel kıtlık, bireylerin sevgi ve destek kaynaklarının yetersiz olduğunu düşünmesiyle gelişir. Bu bireyler, gelecekte bu yetersizliğin artacağına ve daha yalnız kalacaklarına inanabilir. Bunun sonucunda, yalnızlık hisleri gelişebilir ve gelecekle ilgili umutsuzluk ortaya çıkabilir. İlişkisel kıtlık bilinci olan bireyler, insanlarla sağlıklı bağlar kurmakta veya mevcut bağları korumakta zorlanabilir.

Kıtlık bilincinin nedenleri genellikle geçmiş deneyimlere dayanır:

• Gerçek Yetersizlikler: Maddi ya da sevgi kaynaklarının yetersiz olduğu bir ortamda büyümek, bireylerin bu kaynaklara fazla değer verip ellerindekini kaybetmekten korkmasına yol açabilir.
• Kültürel ve Toplumsal Etkiler: Rekabetçi çevrelerde büyüyen bireyler, çevrelerinden gelen kıyaslamalar nedeniyle kaynakların sınırlı olduğuna inanabilir.
• Psikolojik Sebepler: Yüksek kaygılı bireyler, geleceğe karşı umutsuzluk ya da korku duyguları besleyerek kıtlık bilinci geliştirebilir. Gelecekte kaynakların tükeneceğine dair bir inanca sahip olabilirler.

Kıtlık bilincini aşmak için etkili yöntemlerden biri farkındalık çalışmaları yapmaktır. Bireyler, farkındalık çalışmaları ile sahip olduklarına odaklanabilir. Maddi ve manevi olarak ellerindekileri fark ederek minnet bilinci geliştirmek, bireyleri rahatlatabilir.

Ayrıca, geleceğe odaklanmayı azaltıp anı yaşamayı öğrenmek önemli bir adımdır. Bu sayede kaynakların tükeneceğine dair korkular azalabilir. Bireyler, uzun vadeli hedeflerine ulaşmak için daha rasyonel kararlar alabilir ve hayatlarında dengeli bir yaklaşım benimseyebilir.

Son olarak, destek gruplarına katılmak ya da bir uzmanla çalışmak, bireylerin kıtlık bilincinin ötesine geçmesine yardımcı olabilir. Bu şekilde, bireyler sadece kaynakların yeterliliğini değil, aynı zamanda hayatlarının genelinde bir bolluk bilinci oluşturmayı da öğrenebilir.