Çocuklarda Yalan Söyleme
Çocuklarda yalan söyleme davranışı anne babaların sık karşılaştığı problemlerden birisi. Anne babalar çocuklarında yalan söyleme davranışı ile karşılaştıklarında neler yapabilirler, ne zaman endişelenmelidirler? Bütün bu soruların cevabı bu yazıda.
Çocuklarda Yalan Nedir?
Yalan bir hatayı gizlemek amacıyla, gerçeğe uymayan bir şekilde ifade etmektir. Bu ifade şekli sözle olabildiği gibi yazıyla, jestle ve susma şeklinde de olabilir. Yalan doğru olmayan bir şeyin doğru olmadığının bilinerek söylenmesidir. Yani kasıt söz konusudur. Ayrıca yalan söylemek, çocuğun kaygı ve korku duyduğu anlardan kurtulmak için başvurduğu yöntemlerden biridir, yani kendini koruma yoludur. Sonuçta yalan ne için söylenirse söylensin yalan, yalandır. Çocuğun buna alışması hem kendini aldatması ve bununla birlikte başkalarını da adatmaya çalışması demektir.
Çocuklar Neden Yalan Söyler?
Çocuklar genellikle dikkat çekmek, cezadan kaçınmak, bazı menfaatler elde etmek, ilgi görmek, ona zor gelen bazı sorumluluklarından kurtulmak ve korkularından dolayı yalan söyleyebilirler. Bununla birlikte küçük çocukların çoğu bilinçsiz bir şekilde yalan söyler veya doğruyu söylemez. Çocuktur deyip aldırmayınca da alışkanlık halini alabilir. Hayalle gerçeği ayırt edememek sebebiyle doğru olmayan şeyler söylemek, çoğunlukla 3-7 yaşları arasında oyun esnasında görülür. Bu dönemde çocuğun hayallerini “yalan” olarak adlandırmaktan kaçınılmalıdır. 7 yaşından sonra çocuğun hayalle gerçeği daha iyi ayırt etmesi ile bu tür davranışlar çocukların çoğunda azalır. Çocukların gerçekdışı konuşmaları sık sık görülür. Burada hemen yalan söylüyor demek doğru değildir. Çocuklarda gerçeklik duygusunun kazanılması zaman aldığı ve belli bir yaşa kadar sürdüğü unutulmamalıdır.
Yalan ile hayal gücüne dayalı abartılar birbirine karıştırılmamalı.
Anne babalar çocuklarda 6-7 yaşlarına kadar görülen abartılı konuşmaları ve hayallerle ilgili ifadeleri gerçeğin tam olarak çarpıtılması anlamına gelen yalanla karıştırılmamalıdır. Çocukların gelişim süreci içinde gerçeklik duygusunun oturması biraz zaman alır. Çocuklar anlattıkları olayları biraz abartılı ve zengin hayal güçlerini kullanarak gerçek olmayan abartılı şeyler anlatabilirler. Örneğin; dev gibi bir kedi gördüğünü, sindi bebeği ile konuştuğunu söylemesi gibi. Aileler bu anlatılanlar ile bir uyum davranış bozukluğu olan yalanla karıştırılmamalıdır
Anne babanın çocuğu küçümsemesi ve aşağılaması, haksız yere azarlaması, kendi yalanına çocuğunu ortak etme çabası, çocuğundan beklentilerin fazlalığı, yapamayacakları şeylerin istemesi, çocuğuna doğruyu söyletme adına baskı yapması. Çocuktaki çekingenlik, saldırganlık, aşağılık duygusu, suçluluk duygusu vb etkenler çocuklarda yalan söyleme davranışına neden olmaktadır. Çocuklarda bir uyum ve davranış bozukluğu olarak görülen yalan söyleme davranışının altında yatan nedenleri kısaca:
Aile içinde veya çevrede çok sık yalan söyleniyor olması
Çocuklar çoğunlukla ana ve babayı model ve örnek alır. Anne babalar ‘yalan söyleme’ konusunda da model oluştururlar. Anne-babanın yalana başvurduğuna tanık olan çocuk, yalan söylemeyi öğrenir ve uygulamaya başlar. Mesela, eve gelmek isteyen misafire anne ve babanın gerçeği söyleme yerine “akşam başka bir programımız var” şeklinde yalan söylemesi bir de bu söylemin çocuğun yanında yapılması, ebeveynin çocuğunun yalan söylemesine örneklik oluşturmuş olur.
Annenin, babanın ve yakın çevrenin yeterince sevgi ve ilgi göstermemesi
Annesi ve babası ve çevresi tarafından sevilmediği ve ilgi görmediği düşüncesiyle kendini değersiz hisseden çocuk çevresindekiler tarafından değerli algılanma ve onaylanma ihtiyacıyla, sahip olmadığı bir şeye sahip olduğunu veya yapmadığı bir şeyi yaptığını ifade edebilir. Örneğin; karnının ağrımadığı halde kendini acındıracak bir şekilde karın ağrısı çektiğini söylemesi, okul başarısı düşük olduğu halde anne ve babasına deneme sınavında soruların hepsini yaptığını söylemesi gibi.
Çocuk cezadan kaçmak için yalan söyler
Çocukları yalana iten diğer bir neden de ailesi tarafından aşağılanmamak ve cezalandırılmamak için yapmadığı davranışları yapmış gibi ya da yaptığı davranışları yapmamış gibi ailesine aktarabilir.
örn; Harçlığını ailesinin istemediği yerde harcayan çocuk, anne –babasının parasını ne yaptığını sorduğunda çocuğun “ parasının çalındığını söylemesi” şeklinde cevap vermesi
Çocuklar özlem duydukları, olmasını istedikleri şeyler için yalan söylerler
Örneğin, annesinden ayrı yaşayan bir çocuğun her gün annesinin kendisini aradığını söylemesi, sık sık hediyeler getirdiği söylemesi gibi. Bazen de bunun tam tersi bir tutumla çocuk annesi yaşamasına rağmen annesinden yeterli ilgi ve sevgi göremediği vb. sebeplerden dolayı, öğretmenlerine veya arkadaşlarına, annesinin öldüğünü söylemesi şeklinde de olabilir. Annesinin göstermediğini hissettiği sevgi ve ilginin özlemini çevreden telefi etmeye çalışması şeklinde ortaya çıkabilir.
Çocuk çevresinin hayranlığını ilgiyi kazanmak için yalan söyler.
Örneğin, arkadaşlarına fakir olduğu halde çok zengin olduğunu, odası olmadığı halde çok güzel bir odası olduğunu söylemesi.
Anne ve babası sevgi ve ilgisini paylaşmamak için yalan söyler.
Çocuk, anne babasına abisinin onu dövmediği halde kendisini dövdüğünü söylemesi buna örnek gösterilebilir
Erken çocukluk döneminde aşırı ödüllendirilen çocuklarda yalan söyler
Aşırı ödüllendirilen çocuk, sosyal hayatla katılmaya başladığında sosyal hayatın içindeki arkadaş, öğretmen vb kişilerden de aynı ödüllendirmeyi bekler. Bunu da elde etmek için yalan söyleme tutumu içine girer. Ya da hiçbir davranışı ödüllendirilmeyen çocuk, yalan söyleme gereksinimi duyabilir.
Sonuç olarak;
Kızmakla, bağırmakla, ceza vermekle çocuğun yalan söylemesi önlenemez. İnsanlar sevdikleri saydıkları, aralarında sağlam ilişki bulunan kimseyi kolay kolay aldatmazlar, bundan çekinirler. Anne babalar çocukları ile iletişimi iyi olması, gerekli ilgi ve sevgiyi göstermesi bu tür davranışların oluşmasını önlemede en önemli adımdır. Çocuğa doğru söylemenin önemi anlatılmalı, bu konuda model olmalı ve en önemlisi yalana iten gerçek sebepler aranmalı ve çözüme kavuşturmalıdır.